Şükran Kurdakul'un Namık Kemal'i, Namık Kemal üstüne bugüne değin bilmediğim şeyleri gösterdi, öğretti bana.
Melih Cevdet Anday
Bütün yönleriyle, bütün açılardan görülmüş ünlü ozanımız, Yan tutmayan tam bir bilim soğukkanlılığı ile...
Fazıl Hüsnü Dağlarca
İzmir Kitap Fuarları’nın “olmazsa olmazı”, proleter şapkası, o narin endamı ve pembe yanaklarıyla fuar koridorlarına devrimci bir kalite getiren şair, yazar ve emekçi hizmetkarı “Şükran Kurdakul”, Karşıyakalı ve İzmirlilerin ve de ilerici okuyucu kitlesinin büyük saygısı olduğu, önder kimlikli bir silahşordu. Sanki Namık Kemal’lerin, Tevfik Fikret’lerin çağından arta kalmış bir hürriyet mücahidiydi.
Melih Cevdet Anday
Bütün yönleriyle, bütün açılardan görülmüş ünlü ozanımız, Yan tutmayan tam bir bilim soğukkanlılığı ile...
Fazıl Hüsnü Dağlarca
İzmir Kitap Fuarları’nın “olmazsa olmazı”, proleter şapkası, o narin endamı ve pembe yanaklarıyla fuar koridorlarına devrimci bir kalite getiren şair, yazar ve emekçi hizmetkarı “Şükran Kurdakul”, Karşıyakalı ve İzmirlilerin ve de ilerici okuyucu kitlesinin büyük saygısı olduğu, önder kimlikli bir silahşordu. Sanki Namık Kemal’lerin, Tevfik Fikret’lerin çağından arta kalmış bir hürriyet mücahidiydi.
Hepimize insani olmayı, hem yurtsever olmayı gayet zarif bir inatla öğretmişti, sanki. Emperyalizme karşı ilk kurşunu atan şehit gazeteci “Hasan Tahsin”e olan bağlılığımızı perçinleyen, bizi bu kahraman gazeteci gibi yetiştirmek isteyen Şükran Kurdakul’a çok şey borçluyuz.
Yaşar AKSOY.
Çocukluğunu yaşadığı ve komünist suçlamasıyla daha bacak kadar delikanlı iken Karşıyaka sokaklarından eli kelepçeli geçen şair;
Yaşar AKSOY.
Çocukluğunu yaşadığı ve komünist suçlamasıyla daha bacak kadar delikanlı iken Karşıyaka sokaklarından eli kelepçeli geçen şair;
HEYBE
Doğumu Antalya'dan getirdim,
Yenikapı'nın bilmediğim bir evinden..
Binbaşım yeni gelmiş cepheden,
Anam en güzel yaşında.
Çocukluğu Topkapı'da getirdim,
Tarhana çorbası kokar.
Bir gecesini görsem yetimliğin aynasında
Anıları durdurmak gelir içimden.
İlk gençliği İzmir'den getirdim,
Özgürlük sözcüğü yetmez anlatmaya...
Nasıl sığmış avuçlarıma koca dünya,
Kitabın biri insan, biri ben.
Denizli'den getirdiğim
Mahpushane işi bir fotoğraf..
Kayar gider belleğimden,
Ne kadar yattım, ne zaman çıktım, ne zaman girdim?
Balıkesir'den yüz köyün adamını getirdim
Gözleri hüzün çiçekleridir
Kimi kuşkuyla bakar yüzüme,
Kimi kardeş bilir beni.
Kadıköy'den kimi getirdim bilirsiniz,
Yılların eskimeyen şiiri..
Yeni çağlara birlikte yürüdüğüm,
Bilmediğim çağlardan gelen.
Şükran KURDAKUL
Şükran KURDAKUL
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder