“1940 Kuşağı yazmanın bedelini ağır ödedi.”

''Ahmet YILDIZ:
''...Genç bilirkişi, mesleğinde yeniydi ama pek cesurdu: “Sınıf adlı kitabın şairi hasta ruhludur!” diye yazdı mahkemeye sunduğu raporunda. Rıfat Ilgaz “Toplumu sınıflara bölüyor!”du.

(Bu kişi meşhur Ord. Prof. Dr. Sahir Erman’dı! Yıllarca, devrimci/demokrat yüzlerce yazarı asılsız suçlamalarla cezaevlerinde süründürdü. Cezaevine attırdığı yazarlardan bir tanesi de “Çok Bilinmeyenli Denklem” adlı öyküyü yazan Yılmaz Pütün adlı Adanalı bir gençti. Suçlandığı öyküsünde, fakir kız zengin erkeğe: “Sen zenginsin. Annen baban beni sana almaz, vazgeç bu sevdadan!” demişti! “Sağlam ruhlu!” bilirkişimiz, bu konuşmalarda komünizm propagandası saptamış, Yılmaz Güney’e bu öykü yüzünden yedi yıl ağır hapis verdirmişti!)

Rıfat Ilgaz’ın oğlu Aydın Ilgaz, dört yaşında cezaevi kapısını öğrendi. Aylarca, yıllarca cezaevi kapısında görüş günü kuyruğa girip babasına temiz çamaşır getirdi, kirlileri götürdü. Böylece kızılı, boğmacayı, kızamığı daha okul yaşına gelmeden öğrendi.
Yıllar sonra Aydın Ilgaz, Sınıf’ın Efsanesi adlı kitabı yazarken, “1940 Kuşağı yazmanın bedelini ağır ödedi.” diyordu.
(...)''

Hiç yorum yok: